Vugar İsgandarov: "Türkiye bütün adımlarını tartarak karar alan  bir devlet"

Gazeteci: Ermenistan Türkiye sınır hattının barış anlaşmasının yapılmasından önce açılması normalleşme sürecini nasıl etkiler? Ardından Mirzoyan'ın Cavuşoğlu'yla görüşmesi  şu anki Türkiye Ermenistan yakınlaşması nasıl karşılanıyor Azerbaycan tarafından?

Milletvekili: Türkiye-Ermenistan sınırının açılmasının sadece insani bir anlamı olduğunu düşünüyorum. Yani Türkiye'deki depremden sonra 100'den fazla ülkenin Türkiye'ye başvurduğunu, yardım ve destek gönderdiğini gördük. Biz bunu Türkiye ve Ermenistan sınırlarının açılması olarak görmüyoruz. Ardından Mirzoyan'ın Çavuşoğlu ile görüşmesi, deprem bölgesine yaptığı ziyaret, Türkiye-Ermenistan ilişkileri ve sınırların açılması konuları da ele alındı. Ama Çavuşoğlu'nun konuşmalarından bir kez daha görüldüğü gibi Türkiye, Azerbaycan'ın kardeş ülkesidir. Hiçbir şey bizi ayıramaz. Türkiye ve Azerbaycan'ın her konuda koordineli bir şekilde karar  alacağından eminiz.  Bütün adımlar Bakü ile müzakereler çerçevesinde hayata geçiriliyor. Bu, Şuşa Beyannamesi'nde gösterildiği gibi müttefik devletler arasında olmalıdır.

Gazeteci: İran'daki saldırının sonuçlarını takip ediyor musunuz ve Tahran bunun için resmi olarak özür diledi mi? Azerbaycan'ın İsrail'de büyükelçilik açması konusu gündemdeyken İran'daki Azerbaycan büyükelçiliğine düzenlenen saldırı arasında sizce bir bağlantı var mı?

Milletvekili: İran, Turan düşmanlığını tarihsel olarak ispatlamıştır. Ne Türkiye ne de Azerbaycan İran'a hiçbir zaman zarar vermedi. Aksine Türkiye ve Azerbaycan her zaman İran'ı desteklemiştir. İran'ın uluslararası dünyada bastırılması ve güçlük çekmesini dikkate alarak, Azerbaycan'ın burada komşu devlet olarak tavrı, topraklarının İran'a karşı bir sıçrama tahtası olarak kullanılmasına hiçbir zaman izin vermemiştir. Azerbaycan, İran ile her zaman dostluk ve komşuluk politikası izlemiştir. Ne yazık ki İran,  Karabağ savaşında Ermenistan'ı desteklemiş ve fiili işgalde büyük rol oynamıştır. Hatta 1992'de Şuşa'nın işgali İran'ın doğrudan desteğiyle gerçekleşti. Bunun farkındayız. Ancak İran'da 40 milyondan fazla Azeri'nin yaşadığını göz önünde bulundurarak İran ile ilişkilerimize dikkat ettik. Azerbaycan-İran ilişkilerinin istikrarı ve komşuluk politikasının korunması ile ilgilendik. Azerbaycan Cumhurbaşkanı, Hudaferin köprüsünü İran ile Azerbaycan arasında bir dostluk köprüsü olarak nitelendirdi. Ama İran bu jesti umursamadı... Aksine Azerbaycan'ı tehdit etmeye başladı. İran'daki Azerbaycan büyükelçiliğine düzenlenen terör saldırısı açıkça İran hükümeti tarafından organize edildi. Bakü, İran'ın adil bir soruşturma yürüterek suçluları bulup ağır cezalar vermesini bekliyor. Cumhurbaşkanı Aliyev, İran Cumhurbaşkanı ile yaptığı telefon görüşmesinde bunu kendisi ifade etti.  Tahran bu terör eylemiyle ilgili herhangi bir adım atmasa da,  Azerbaycan  Tahran'dan bir adım bekliyor...

Gazeteci: Bütün dünya Yunanistan Türkiye arasındaki krizin savaşa dönüşeceğini beklerken, depremin ilk dakikalarından Türkiye'nin yanında yer alan devletlerden biri de Yunanistan oldu. Sonuç itibariyle Sayın Çavuşoğlu deprem bölgesini ziyarete gelen Yunan Bakana "dostum" diye hitap etti. Sizce bu pozisyonu Yunanistan Türkiye arasındaki suların durulması gibi anlamak mümkün mü? Genel olarak, Yunanistan için neden Türkiye bu kadar önemlidir?

Milletvekili:  Türkiye bütün adımlarını tartarak karar alan bir devlet. Öte yandan doğal olarak Yunanistan ve diğer Avrupa devletlerinin de kardeş Türkiye ile deprem felaketi için olsa bile dayanışma göstermesi insani açıdan da olsa bizi çok mutlu etti. Ama Türkiye ile Yunanistan arasındaki sorunların sadece iki devlet arasında çözülecek sorunlar olmadığını düşünüyorum. Aslında iki devlet de bunun farkında. Ama tüm siyasi gerilimlere ve krizlere rağmen insani dayanışma gösterisinin siyasi masadaki konulara olumlu yönde etki edebileceğini düşünüyorum.

Haber: Ülker Fermankızı